Yaşam

Vücut direncini korumak için neler yapılmalıdır? Vücut direnci korunurken dikkat edilecek hususlar

Vücut direncinin önemi nedir?

Vücut direnci insanlar için çok önemli işlevleri olan bir koruma kalkanıdır. Vücudumuzu tüm dış uyaranlara karşı koruyan bu görünmez kalkan bizlerin sürekli sağlıklı kalmasını sağlamaktadır. Hastalıkları önlemekte ve bize zarar vermek isteyen mikroplarla savaşmaktadır. Bağışıklık sistemimiz kuvvetli ve güçlü olduğunda çevredeki pek çok tehlikeden kurtulmuş ve korunmuş oluruz. Bunun içinde pek çok besini tüketmemiz gerekmektedir. Bu besinler hem vücut direncini arttırmakta hem de vücudun ihtiyaç duyduğu mineralleri ve vitaminleri karşılamaktadır. Aynı zamanda hastalıkların en aza inmesi ve direncin sürekli korunmasını sağlamaktadır. Yapılan pek çok bilimsel araştırmaya göre hastalık geçiren insanların çok büyük bir kısmı tükettiği zararlı besinlerle vücut direncini kırmış ve bu yüzden hastalıkların pençesine düşmüştür. Gerçekten de son zamanlarda artan fast food tarzı ürünlerin artık her yerde karşımıza çıkmasıyla birlikte insanlar bu ürünlere, besinlere daha fazla ilgi duymaya başlamıştır. Bu ilginin neticesinde de pek çok problem ve hastalık art arda gelmiştir.

Vücut direnci özellikle mevsimsel geçişlerden çok fazla etkilenmektedir. İlkbahar ve sonbahar ayları genellikle mevsimsel geçişlerin en yoğun yaşandığı dönemler olduğu için vücut direncinin de en çok etkilendiği dönemlerdir. Havanın sıcaklığındaki ani değişimlerin yaşanması, hastalıkların artması sonucunda grip, nezle, öksürük, baş dönmesi, mide bulantıları, boğaz ağrıları, yüksek ateş ve soğuk algınlığı gibi pek çok problemle karşı karşıya kalmaktayız. Bu hastalıklardan kurtulmanın pek çok yolu olsa da insanlar hastalanınca hiçbir şey yapmak istemediklerini ifade etmektedirler. Onun için bu hastalıklara yakalanmada önlemimizi çok iyi almamız gerekmektedir. Bu önlemler içinde hayatımızda belli başlı değişikliklere gitmemiz gerekmektedir. Özellikle bağışıklığımıza zarar veren ve vücudumuzun savunmasını yıkan bazı besinlerden (fast food vs.) mutlaka uzak durmamız gerekmektedir.

Vücut direncini kıran zararlı yemekler: Fast food!

Günümüz dünyasında her geçen gün ilklere imza atılmakta ve her alanda ilerlemeler kaydedilmektedir. Bu ilerlemeler kendini mutfak alanında da göstermiş ve günümüzün artık hemen her yerine nüfuz eden fast food tarzı pek çok yeni ürün ortaya çıkmıştır. Bu besinler zararlı olduklarından dolayı insan sağlığı için çok büyük tehlikelere kapı aralamaktadırlar. Özellikle vücut direncinin kırılması noktasında çok fazla başarılı olan bu zararlı besinler zamanla vücutta toksin maddelerin (zararlı maddeler) birikmesine ve hastalıkların oluşmasına neden olmaktadırlar. Günümüzün koşulları eskisine göre daha iyi olmasına rağmen maalesef ki geri dönüşü olmayan pek çok hastalıklara yakalanma riski de artmış durumdadır. Yapılan pek çok bilimsel araştırma ve incelenen istatistiksel verilere göre kanser, diyabet, obezite ve daha pek çok hastalıkta son zamanların en yüksek oranları kaydedilmiştir. Bu hastalıkların oluşmasına ve bu kadar çok artmasında hiç kuşkusuz tüketilen besinler çok etkili olmuştur.

Fast food tarzı yemekler çok aşırı kızardığından ve çok fazla yağ içerdiğinden dolayı kalp krizleri ve damar tıkanıklıkları başta olmak üzere pek çok hastalığın vücuda bulaşmasında oldukça etkilidir. Özellikle bu konuyla alakalı yapılmış bir sürü bilimsel çalışma bulunmaktadır. Yapılmış olan bu bilimsel çalışmaların neticesinde bilim adamları pek çok sonuca ulaşmışlar. Toksin maddeler (zararlı maddeler) fast food gibi yemeklerle vücudumuza nüfuz ederek yavaş yavaş birikmeye ve vücut direncini kırmaya başlamaktadırlar. Birden oluşmadığı için pek çok insan bu yemeklerin insan sağlığına zarar vermediğini düşünmektedir. Ancak zamanla vücut direncini kırarak pek çok hastalığın vücuda bulaşmasına neden olmaktadırlar. İnsanlar bunun farkına çok geç vardıkları için sonu ölümle biten pek çok vaka bulunmaktadır. Örneğin son yıllarda damar ve kalp hastalıkları çok ciddi şekilde artış göstermiştir. Bu artışın en büyük nedenlerinden biriside insanların beslenme alışkanlığıdır. Bu zararlı besinlerin farkına erken varılıp müdahale edilemediği için çok ani hastalıklar ve ölümler gerçekleşmektedir. Kanserin de oluşmasında çok etkili olan bu zararlı yemeklerden olabildiğince uzak durmak ve daha sağlıklı besinler tüketmek gerekmektedir. Özellikle vücut direncini arttıran besinlerin bol bol tüketilmesi gerekmektedir. Peki, vücut direncini nasıl koruyabiliriz? Hangi besinleri tüketerek vücut direncimizi arttırabiliriz? Hepsi ve daha fazlası için işte detaylar…

Vücut direncini arttıran besinler nelerdir?

Yeterli miktarda su tüketmek;

Yapılan pek çok bilimsel çalışmaların sonucuna göre bir insanın günde ortalama olarak 2,5 litre su içmesi gerekmektedir. Bu oran çok büyük gibi algılanmamalıdır. Zira gün içerisinde koşuşturmadan, yoğun iş temposundan ve vücudun enerji kaybından dolayı su ihtiyacı çok fazla olmaktadır. Bu oran yaz aylarında 3 litreye kadar çıkabilmektedir. Elbette bireysel farklılıklar bulunmaktadır. Ancak genel olarak insanların tüketmesi gereken miktar bu şekildedir. Suyun bilimsel olarakta kanıtlanmış sayısız faydası bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi vücut direncini sürekli diri ve canlı tutmasıdır. İnsanları hastalıklara karşı koruyan vücut direnci için su oldukça önemlidir. Vücudun gereksinim duyduğu her şeyi yerine getirdiğimizde direncimizde artmaktadır.

Sebzeler
Sebzeler

Sebze ve meyve tüketmek;

Sebzeler ve meyveler tüm yıl boyunca rahatlıkla tüketilebilen ürünlerdir. Her mevsimin kendisine has meyveleri ve sebzeleri bulunmaktadır. Zararlı besinleri çok fazla arttığı bu dönemlerde olabildiğince sebze ve meyve tüketmeye özen gösterilmelidir. Kış aylarında turp, zencefil, portakal, greyfurt ve mandalina gibi meyveler ve ya sebzeler tüketilebilir. Her birisinin ayrı bir işlevi ve ayrı bir özelliği bulunmaktadır. Bu özellikleri sayesinde insan sağlığına çok büyük katkılar sağlamaktadırlar. Bu katkılarından biriside vücutta bulunan toksin maddelerin (zararlı maddeler) atılması ve vücudun temizlenmesidir. Böylelikle vücut direnci korunmuş ve eskisinden de güçlü bir hale gelmiş olur.

Yapılan pek çok araştırmada meyvelerin ve sebzelerin çok büyük antioksidan içerdiği tespit edilmiştir. Bazılarında bu oranlar çok fazla olmaktayken bazılarında da daha az durumdadır. Ancak genele baktığımızda pek çok sebze ve meyvenin antioksidan içerdiği ve bu antioksidan sayesinde de vücut direncini arttırarak pek çok hastalığın önüne geçtiği tespit edilmiştir. Özellikle soğuk geçen ve hastalıkların bol olduğu kış aylarında bol yeşillik tüketmek, sebze ve meyve tüketmek insan sağlığı açısından son derece önemlidir. İlaçların yerine rahatlıkla geçen bu doğal koruyucular ilaçlar gibi yan etki yapmamakta ve vücuda kesinlikle zarar vermemektedir. İlaçlar uzun süre kullanıldığında pek çok probleme ve toksin maddeye (zararlı madde) neden oldukları tespit edilmiştir. Onun için mutlaka bol sebze ve meyve tüketmemiz gerekmektedir.

Bal
Bal

Bal tüketmek;

Bal tatlılar arasında bağışıklığı koruyan tek tatlı türüdür. İçerisindeki pek çok vitamin ve mineral sayesinde insan sağlığı için vazgeçilmez bir üründür. Çok aşırı tüketilmediği takdirde insanlara şifa olan bal alternatif tıp uygulamalarında da çok aktif bir şekilde kullanılmaktadır. Halk arasında şifalı tatlı olarakta adlandırılan bal vücut direnci için de çok büyük roller üstlenmektedir. Her sabah aç karna bir tatlı kaşığı kadar bal tüketmek insan vücudu için çok önem arz etmektedir. Çünkü vücudun gün içerisinde sürekli dinç ve diri kalmasını sağlamaktadır.

Vücut direncini korumada dikkat edilecek noktalar nelerdir?

Vücut direnci insanları pek çok hastalıktan koruyan görünmez bir kalkandır. Bu kalkan sayesinde insanlar gün içerisinde pek çok işi yapabilmekte ve rahatlıkla işlerini yerine getirebilmektedirler. Ancak bazı yerlerde dikkat edilecek çok önemli hususlar bulunmaktadır. Vücut direncini arttıran pek çok ürün bulunmaktadır. Bu ürünler vücudumuz için çok faydalı ve sağlıklı olmalarının yanı sıra zararlı halede gelebilmektedirler. Çoğu insan ölçüyü kaçırarak tüketim yapmaktadır. Her yerde ve her şeyde mutlaka dengeli, ölçülü ve tutarlı olmamız gerekmektedir. Aksi takdirde faydalı bilinen pek çok ürün zararlı olabilmektedir.

Yorum yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bunları da beğenebilirsin

Yaşam

10 saniyenin altında fark ederseniz dahisiniz. Baykuşların arasında gizlenen kedi nerede?

İnsan gözü yanılmalara müsait bir yapıdadır. Bunun nedeni ise beynimizin gördüklerini otomatik olarak tamamlama güdüsüdür. Bir fotoğraf yeterince kafa karıştırıcı
Yaşam

Karınca yumurtası yağı neden yasaklandı?

İstenmeyen tüyler yüzyıllardır kadınların başının derdi. İstenmeyen tüylerden kurtulmak için pek çok yol denenmiştir ancak bunlardan en etkili olan yollardan