Sindirim Sistemine İyi Gelen İç Duş Nasıl Alınır?
İç duş, sağlıklı yaşam ve sindirim sistemi sağlığı açısından önemli bir uygulamadır. Gün geçtikçe popülaritesi artan bu yöntem, özellikle bağırsak temizliğinde ve sindirim sistemi rahatsızlıklarının giderilmesinde etkili olmaktadır. İç duşun önemine geçmeden önce, bu uygulamanın genel tanımı ve geçerliliği üzerine kısaca bilgi vermek faydalı olacaktır.
İç Duşun Önemi
İç duş, sabahları aç karnına çeşitli malzemelerin karıştırılarak tüketilmesiyle uygulanan bir yöntemdir. Bu uygulama, vücudun iç organlarının temizlenmesine yardımcı olarak sindirim sistemini düzenler. İç duşun en popüler tariflerinden biri, chia tohumu, limon suyu ve su karıştırılarak yapılan karışımdır. Bu malzemeler, bağırsakların sağlıklı bir şekilde çalışmasına ve toksinlerin atılmasına destek olur. İç duşun önemini vurgulamak için, bazı faydalarını aşağıdaki şekilde sıralamak mümkündür:
- Bağırsakların Temizlenmesi: Düzenli olarak iç duş uygulamak, bağırsakların temizlenmesine yardımcı olarak sindirim problemlerinin önlenmesine katkı sağlar.
- Kabızlığı Önleme: İç duş, bağırsak hareketlerini artırarak kabızlık gibi sindirim sorunlarını önler. Yüksek lif içeriği, dışkının yumuşamasına ve kolayca atılmasına yardımcı olur.
- Metabolizmayı Hızlandırma: İç duş, vücudun metabolizmasını hızlandırarak kilo kontrolüne yardımcı olabilir. Chia tohumu, yüksek lif içeriği sayesinde daha uzun süre tok kalmanıza yardımcı olur.
- Cilt Sağlığını Destekleme: İç duşun sağlığa olan olumlu etkileri, cilt sağlığını da olumlu yönde etkiler. Toksinlerin vücuttan atılması, ciltteki sivilce ve akne problemlerinin azalmasına destek olabilir.
Sindirim Sistemine Etkileri
İç duşun sindirim sistemi üzerindeki etkileri oldukça önemlidir. Sabah aç karnına tüketilerek mideden başlayan bu süreç, tüm sindirim sistemine yayılır ve rahatlama sağlar. İşte iç duşun sindirim sistemi üzerindeki başlıca etkileri:
- Sindirim Sürecini Kolaylaştırma: İç duş uygulaması, sindirim sisteminin çalışmasını hızlandırarak besinlerin daha hızlı sindirilmesine yardımcı olur. Bu süreç, sindirim sorunlarının azalmasını sağlar.
- Bağırsak Florasını Dengeleme: Chia tohumu gibi lifli gıdalar, bağırsak florasını düzenlemeye yardımcı olan faydalı bakterilerin çoğalmasına destek olur. Bu da sindirim sağlığını olumlu etkiler.
- Toksinlerin Atılması: İç duş, vücuttaki toksinlerin atılmasına yardımcı olarak genel sağlık durumunu iyileştirir. Toksinlerin dışkı yoluyla atılması, bağırsakların sağlıklı çalışmasına katkı sağlar.
- Şişkinlik ve Gaz Problemlerinin Azalması: İç duş uygulaması, sindirim sistemindeki gaz birikimini azaltarak rahatsızlık hissini ortadan kaldırır. Şişkinlik gibi sorunların azalması, kişilerin daha rahat hissetmesine yardımcı olur.
- Bağırsak Sağlığının Desteklenmesi: Düzenli olarak iç duş uygulamak, bağırsak sağlığının korunmasına ve geliştirilmesine yardımcı olur. Sağlıklı bir bağırsak, genel sağlık üzerinde olumlu bir etki yaratır.
İç Duşun Temel İlkeleri
İç duş, sağlıklı bir yaşam için önemli bir uygulama olup, doğru teknikler ve zamanlamalarla gerçekleştirildiğinde en iyi sonuçları elde etmek mümkündür. İç duş yapma süreci, sadece malzemeleri bir araya getirmekle kalmayıp, aynı zamanda belirli kurallar çerçevesinde uygulanmalıdır. İşte iç duşun temel ilkeleri olan doğru zaman seçimi ve uygulama teknikleri üzerine detaylı bilgiler.
Doğru Zaman Seçimi
İç duşun etkili olabilmesi için en önemli etkenlerden biri, doğru zamanlama seçmektir. Sabah aç karnına yapılan iç duş, sindirim sistemi için en faydalı olanıdır. Bunun sebebi, midenin boş olmasının, malzemelerin vücut tarafından daha iyi emilmesine yardımcı olmasıdır. İşte doğru zaman seçimi ile ilgili bazı önemli noktalar:
- Sabah Aç Karnına: İç duşu sabahları, genellikle güne başlamadan hemen önce aç karnına tüketmek, sindirim sistemini harekete geçirir. Bu sayede, gece boyunca biriken toksinlerin atılmasına yardımcı olur.
- Düzenli Uygulama: İç duşu düzenli olarak uygulamak, sindirim sistemini destekler ve vücudun alışmasına yardımcı olur. Örneğin, her sabah aynı saatte iç duş almak, vücut ritmini geliştirir.
- İlk Günlerde Dikkat: Eğer iç duş uygulamanıza yeni başlıyorsanız, ilk günlerde etkisini görmek için daha sabırlı olmalısınız. Vücudun bu yeni alışkanlığa adapte olması zaman alabilir, bu yüzden sabahları düzenli olarak iç duş almaya özen gösterin.
Kendi deneyimlerime göre, sabah aç karnına tükettiğim iç duşun etkisini daha net görebiliyorum. Güne başlarken hissettiğim enerji, iç duştan kaynaklandığını düşündürüyor.
Uygulama Teknikleri
İç duş uygulamasını doğru tekniklerle yapmak, faydalarını maksimize etmek için oldukça önemlidir. İşte iç duşun doğru bir şekilde nasıl uygulanacağına dair bazı ipuçları:
- Malzeme Seçimi:İç duş için en yaygın ve etkili malzemeler arasında chia tohumu, limon suyu ve su sayılabilir. Bu malzemelerin her biri çeşitli sağlık faydaları sunar.
- Chia Tohumu: Yüksek lif içeriği ile sindirimi destekler.
- Limon Suyu: Detoks etkisi gösterir ve vücudu canlandırır.
- Su: Vücudun su dengesini sağlarken, iç duşun kaygan etkisini artırır.
- Hazırlık Aşaması:
- 1 bardak suya 2 yemek kaşığı chia tohumu ekleyin.
- Yarım limonun suyunu sıkın ve karışımı iyice karıştırın.
- Karışımı yaklaşık 10 dakika bekletin. Bu bekleme süresi, chia tohumlarının suyu çekip jel kıvamına gelmesini sağlar.
- Tüketim Yöntemi:
- Hazırladığınız karışımı sabah aç karnına yudum yudum için.
- Yavaşça tüketmek, vücudun bu besin maddelerini daha iyi emmesine yardımcı olacaktır. Küçük lokmalar halinde yudumlayarak içmek, sindirim sisteminizi daha çok rahatlatarak, besinlerin sindirimine yardımcı olur.
- Düzenli Tempo: İç duşu düzenli olarak uygulamak, vücudun bu yeni alışkanlığını daha iyi benimsemesini sağlar. Örneğin, 14 gün boyunca her sabah aynı şekilde uygulama yaptıktan sonra, 7 gün ara vermek iyi bir yöntemdir.
- Dikkat Edilmesi Gerekenler:
- İç duşun ardından sindirim sistemini desteklemek için, lif oranı yüksek gıdalarla dolu bir kahvaltı yapmaya özen gösterin.
- Eğer herhangi bir rahatsızlık hissederseniz, iç duş uygulamasını bırakmalısınız. Vücudunuzun tepkilerini takip etmek son derece önemlidir.
Sonuç olarak, iç duş uygulamasını doğru zaman ve tekniklerle yapmak, sağlığınıza büyük katkılar sağlayabilir.
Sindirim Sistemine Olan Faydaları
İç duş uygulaması, sağlıklı bir yaşam tarzının önemli bir parçası olarak kabul edilmektedir. Bu uygulama, sindirim sistemi üzerinde birçok olumlu etkiye sahiptir. İç duşun etkileri arasında metabolizmayı hızlandırması ve bağırsak sağlığını desteklemesi öne çıkmaktadır. Şimdi bu iki önemli etkiyi daha yakından inceleyelim.
Metabolizmayı Hızlandırma
İç duş, özellikle sabah aç karnına uygulandığında metabolizmayı hızlandırıcı bir etki yaratır. Metabolizma, vücudun enerji için gerekli olan gıdaları işleme sürecidir ve bu sürecin hızlı çalışması, genel sağlığı olumlu bir şekilde etkiler.
- Lif İçeriği: İç duşta kullanılan chia tohumu gibi malzemeler, yüksek lif içeriğine sahiptir. Lif, sindirim sisteminin düzgün çalışmasına yardımcı olurken, dolaylı olarak metabolizmayı hızlandırır. Lif bakımından zengin gıdalar, bağırsaklarda su tutarak dışkının yumuşamasına ve bağırsak hareketlerinin artmasına katkı sağlar.
- Enerji Seviyelerini Artırma: Metabolizma hızı arttığında, vücut daha fazla enerji üretir. Bu, günlük aktiviteler sırasında daha az yorgunluk hissi ve daha fazla enerji kaynağı anlamına gelir. Kendi deneyimimden yola çıkarak, iç duş uyguladıktan sonra gün boyunca kendimi daha enerjik hissediyorum.
- Toksinlerin Atılması: İç duş, vücudu toksinlerden temizleyerek metabolizmanın daha verimli çalışmasına yardımcı olur. Toksinlerin atılması, hücrelerin sağlıklı işlev görmesini sağlar ve genel sağlık durumunu iyileştirir.
- Kilo Kontrolü: Metabolizma hızının artması, kilo kontrolüne de yardımcı olabilir. Hızlı çalışan bir metabolizma, kalori yakımını artırır, dolayısıyla kilo verme sürecinde önemli bir rol oynar. Düzenli iç duş uygulamasıyla birlikte sağlıklı bir diyet ve egzersiz ile birlikte bu etki daha da belirgin hale gelebilir.
Bağırsak Sağlığını Destekleme
İç duşun sağladığı bir diğer önemli fayda ise bağırsak sağlığını desteklemesidir. Sağlıklı bir sindirim sistemi, genel sağlık için gereklidir ve bağırsak sağlığı buna doğrudan etki eder.
- Dost Bakterilerin Çoğalması: İç duşta kullanılan malzemelerin çoğu, bağırsaklarda bulunan yararlı bakterilerin besin kaynağıdır. Özellikle probiyotik gıdalar (örneğin, kefir ve yoğurt) ve fermente besinler, bağırsak florasını destekleyerek sindirim sisteminin sağlıklı çalışmasına katkıda bulunur.
- Kabızlığın Önlenmesi: İç duş, bağırsak hareketlerini artırarak kabızlığın önüne geçer. Yüksek lif içeriği sayesinde dışkının yumuşamasına yardımcı olur ve bağırsakların düzenli çalışmasını destekler. Kendi deneyimlerimde, iç duş uyguladığımda bağırsak hareketlerimin düzenli hale geldiğini ve kabızlık sorunlarının azaldığını gözlemledim.
- Sindirim Sorunlarını Giderme: İç duş, sindirim sistemi sorunlarını hafifletir ve gaz birikimini önlemeye yardımcı olur. Sindirim sisteminin düzgün çalışması, şişkinlik, hazımsızlık gibi sorunların azalmasına katkıda bulunur.
- Bağışıklık Sistemi Üzerindeki Etkisi: Sağlıklı bağırsak florası, bağışıklık sistemimiz üzerinde de önemli bir etkiye sahiptir. İyi bir bağırsak sağlığı, vücudun enfeksiyonlara karşı daha dirençli olmasına yardımcı olur. Ayrıca, bazı araştırmalar sağlıklı bağırsak florasının depresyon ve anksiyete gibi zihinsel sağlık sorunlarını azaltabileceğini göstermektedir.
Bağırsak sağlığını desteklemek için, düzenli iç duş uygulamasının yanı sıra, lif ağırlıklı besinler tüketmek de son derece önemlidir. Tam buğday ekmeği, yulaf, nohut, kuru fasulye gibi lifli gıdalar, sindirim sisteminin sağlıklı çalışmasına katkı sağlayarak, genel sağlık durumunu iyileştirir. Sonuç olarak, iç duş uygulaması, hem metabolizmayı hızlandırması hem de bağırsak sağlığını desteklemesi gibi önemli faydalar sunar. Sağlıklı bir yaşam için bu uygulamayı beslenme alışkanlıkları ile birleştirerek hayatınıza dahil etmeniz, sağlığınızı olumlu yönde etkileyecektir.
İç Duş Malzemeleri ve Hazırlanışı
İç duş, sağlıklı bir yaşam tarzının vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Doğru malzemelerle ve basit bir hazırlık süreciyle oluşturulabilen bu içecek, sindirim sistemini destekleyerek vücudu tazeler. Şimdi, iç duş için hangi malzemelerin gerekli olduğunu ve bu malzemelerin nasıl hazırlanacağını daha detaylı inceleyelim.
Hangi Malzemeler Kullanılmalı?
İç duş hazırlarken kullanmanız gereken malzemeler oldukça basit ve erişilebilir. İşte iç duş için gerekli malzemeler:
- Chia Tohumu: Yaklaşık 2 yemek kaşığı chia tohumu, iç duşun ana bileşenidir. Chia tohumları, yüksek lif içeriği ile bilinir ve sindirim sistemine olan faydalarıyla öne çıkar. Bu tohumlar, suyu emerek şişer ve jel kıvamı alır.
- Limon Suyu: Yarım veya bir limonun suyu da iç duşa lezzet ve ekşi bir tat katmaktadır. Limon, vücudu alkalileştirir ve sindirim süreçlerine destek olur. Aynı zamanda, toksinlerin atılmasına yardımcı olduğu için iç duşun etkisini artırır.
- Su: 1 bardak içme suyu, bu karışımın temel sıvısını oluşturur. Su, chia tohumlarının şişmesini sağlar ve içeceğin keyifli olmasına katkı sunar.
Nasıl Hazırlanmalı?
İç duşun hazırlanışı oldukça pratiktir ve sadece birkaç basit adım içerir. İşte adım adım iç duş hazırlama süreci:
- Gerekli Malzemeleri Toplayın: 2 yemek kaşığı chia tohumu, yarım limonun suyu ve 1 bardak suyu hazırlayın.
- Su ile Chia Tohumlarını Karıştırın: Bir bardak içme suyunun içine 2 yemek kaşığı chia tohumu ekleyin. Chia tohumları, su ile buluştuğunda şişerek jelleşmeye başlar.
- Limon Suyunu Sıkın: Yarım limonun suyunu sıkarak suyun içine ekleyin. İsterseniz tam bir limon da kullanabilirsiniz; bu, daha yoğun bir tat vermek için tercih edilebilir.
- Karışımı Bekletin: Karışımı iyice karıştırdıktan sonra, chia tohumlarının suyu çekip şişmesi için yaklaşık 15-20 dakika bekletin. Bu süre zarfında, chia tohumlarının sulanarak jel kıvamına geldiğini göreceksiniz.
- Tüketim: İç duşunuzu sabah aç karnına içmek, en etkili sonuçları almanızı sağlar. Yemeden 60 dakika önce veya yemekten 90 dakika sonra tüketebilirsiniz.
Bu basit hazırlama sürecinin ardından, sindirim sisteminizi destekleyen sağlıklı bir içecek hazır hale geliyor. Uygulamalarınıza dahil ettiğinizde, iç duşun ferahlatıcı etkisiyle kendinizi daha enerjik hissedeceksiniz.
- İsteğinize Göre Yarım Oranları Ayarlayın: Gerektiği durumlarda malzemelerin miktarlarını artırabilir veya azaltabilirsiniz; ancak tarife uygun miktarlar, en etkili sonuçların alınması için ideal oranlardır.
Unutmayın ki iç duş, sağlığınız üzerinde olumlu etkiler yaratacak bir alışkanlık olarak değerlendirilmelidir. Chia tohumu gibi besinlerin yüksek lif içeriği, sindirim sisteminizin daha sağlıklı çalışmasına yardımcı olurken, limon suyu ise vücudunuzda alkalize edici bir etki yapar. Sonuç olarak, sağlıklı bir iç duş hazırlamak oldukça kolay. Gerekli malzemeleri hazırladıktan sonra, hızlı ve pratik bir şekilde içeceğinizi elde edebilirsiniz.
İç Duş Sonrası Beslenme
İç duş uygulaması, sindirim sistemine sağladığı katkılar ve genel sağlık için sunduğu faydalarla öne çıkıyor. Ancak iç duşun etkilerini en üst düzeye çıkarmak için doğru beslenme alışkanlıklarına geçiş yapmak da oldukça önemlidir. Bu yazıda, iç duş sonrasında hangi sağlıklı besinlerin tercih edilmesi gerektiğini ve bu konuda bazı öneriler sunacağım.
Sağlıklı Seçenekler
İç duşun ardından sağlıklı bir beslenme listesi oluşturmak, sindirim sisteminin düzenli çalışmasına ve genel enerji seviyenizin yükselmesine yardımcı olur. İşte iç duş sonrası tercih edebileceğiniz bazı sağlıklı besin seçenekleri:
- Tam Tahıllar: Tam buğday ekmeği, yulaf ezmesi ve bulgur, lif açısından zengin gıdalardır. Bu gıdalar, sindirim sisteminizi destekler ve gün boyunca enerji seviyenizi korur.
- Kuru Baklagiller: Nohut, mercimek, barbunya ve kuru fasulye gibi baklagiller, yüksek protein ve lif içeriği ile sindirime yardımcı olur. Aynı zamanda uzun süren tokluk hissi sağlar.
- Meyveler: Elma, armut, kivi, mandalina ve erik gibi meyveler, sindirim sistemini destekleyen prebiyotik lifler içerir. Ayrıca, içeriklerindeki vitaminler ve minerallerle vücudu besler.
- Sebzeler: Ispanak, brokoli, lahana ve bezelye gibi yeşil sebzeler, sindirim sağlığını artıran antioksidan ve lif açısından zengin besinlerdir.
- Probiyotik Gıdalar: Yoğurt, kefir ve lahana turşusu gibi fermente gıdalar, bağırsak sağlığını destekler. Bu gıdalar, bağırsak florasını dengeleyerek sindirim sistemini korur.
Beslenme Önerileri
İç duş sonrası sağlıklı bir yaşam tarzını sürdürmek için uygulayabileceğiniz bazı beslenme önerileri:
- Bol Su İçin: İç duş sonrasında su tüketimini artırmak önemlidir. Su, sindirim sisteminin sağlıklı çalışmasına yardımcı olur ve toksinlerin atılmasını destekler.
- Daha Fazla Lif Tüketin: Günlük öğünlerinizde lifli gıdalara öncelik vermek, sindirim sistemi sağlığınızı güçlendirir. Lif, bağırsak hareketlerini artırarak kabızlık problemlerinin önüne geçer.
- Kahvaltıyı Atlamayın: İç duşunuzdan sonra sağlıklı bir kahvaltı yapmak, güne enerjik başlamanızı sağlar. Yulaf, taze meyveler ve probiyotik yoğurt kombinasyonu harika bir seçenek olabilir.
- Ara Öğünlerde Sağlıklı Atıştırmalıklar Tercih Edin: Kuruyemişler (badem, fındık), taze meyveler ya da yoğurt gibi sağlıklı atıştırmalıklar, kan şekerinizi dengede tutarak açlık hissinizi azaltır.
- Alkol ve İşlenmiş Gıdalardan Kaçının: İç duş sonrasında, sindirim sistemini yormamak adına alkol ve yüksek oranda işlenmiş gıdalardan uzak durmak gerekir. Bu tür gıdalar, sindirim sisteminde rahatsızlığa yol açabilir.
- Düzenli Egzersiz Yapın: Sağlıklı beslenme ile birlikte düzenli egzersiz yapmak, sindirim sistemi sağlığını daha da artırır. Yürüyüş yapmak veya hafif koşular, metabolizmayı hızlandırır ve sindirim sisteminin düzgün çalışmasına katkıda bulunur.
- Besinlerin Hazırlanışına Dikkat Edin: Besinlerinizi buharda pişirme, fırında kızartma veya ızgara yapma yöntemlerini tercih ederek daha sağlıklı bir diyet oluşturabilirsiniz. Aşırı yağ ve tuzdan kaçınmak, sindirim sorunlarını azaltmaya yardımcı olur.
Sonuç olarak, iç duş uygulamasının etkilerini en üst düzeye çıkarmak için, sağlıklı gıdalarla zenginleştirilmiş bir diyet oluşturmak önemlidir. Bu beslenme alışkanlıkları, sindirim sisteminizi düzenleyerek genel sağlığınıza katkı sağlar. Unutmayın ki, sağlıklı bir yaşam tarzı sadece iç duş ile sınırlı kalmamalı; dengeli ve doğru besinlerle desteklenmelidir.
Dr. Ayşegül Çoruhlu Kabızlığa Çözümü Anlattı: Lifli Beslenmenin Önemi
Günümüzde pek çok kişi, özellikle stresli dönemlerde, seyahatlerde veya alışılmış düzenin dışına çıkıldığı durumlarda kabızlık sorunu yaşamaktadır. Dr. Ayşegül Çoruhlu, bu yaygın sorunun üstesinden gelmek için vücudun “içini yıkamak” yani bağırsakları rahatlatmanın önemine değiniyor. Bu noktada en önemli etkenlerden biri, lifli beslenmenin kabızlığı önlemedeki etkisidir. Peki, lifli beslenme gerçekten nasıl işe yarar?
Lifli Beslenmenin Kabızlık Üzerindeki Etkisi
Lifli besinlerin, sindirim sisteminin düzgün çalışmasına katkıda bulunduğu bilinmektedir. Dr. Ayşegül Çoruhlu, lifli beslenmenin neden önemli olduğunu şu şekilde açıklıyor: “Vücudumuzun sindiremediği, dolayısıyla bağırsaklarımızda hacim oluşturan besinler lif açısından zengin olarak kabul edilir. Elmanın kabuğu, pırasa, çeşitli sebzeler ve meyveler bu grubun içindedir. Vücut, bu besinlerin tamamını sindiremediği için bağırsaklarda bir hacim yaratır. Bu hacim, kabızlıkla mücadelede kilit rol oynar.”
Dr. Ayşegül Çoruhlu’nun iç duşu anlattığı videoya buradan ulaşabilirsiniz:
Bağırsak Hacminin Önemi
Kabızlık sorununun temelinde, bağırsaklarda yeterli hacmin oluşmaması yatmaktadır. Dr. Çoruhlu’nun ifadelerine göre, bağırsakların alt kısmına gelen besinler, orada belirli bir hacim oluşturmalıdır. Bu hacim, bağırsak çeperine baskı yapar ve bu baskı, bağırsaktaki mekanik reseptörleri uyarır. Bu uyarı, bağırsak hareketlerini tetikleyerek dışkının atılmasını sağlar. “Yeterli hacim olmadığında, bu uyarı yeterince güçlü olmaz ve kabızlık problemi ortaya çıkar” diyen Çoruhlu, özellikle hayvansal gıdaların fazla tüketilmesinin bağırsaklarda yeterli hacmi oluşturmadığını belirtiyor.
Örneğin, bir tabak et ve yanında birkaç kaşık pilav yediğimizde, bu yiyeceklerin hacmi oldukça küçüktür ve bağırsaklarda yeterli baskıyı yaratmaz. Oysa büyük bir salata yediğimizde, hacim olarak çok daha fazladır ve bağırsaklarda daha fazla hacim oluşturur. Bu nedenle sebze ve meyveler “lifli” olarak adlandırılır; çünkü sindirilemedikleri için bağırsaklarda hacim yaratırlar.
İşlenmiş Yiyecekler ve Kabızlık
Pilav, makarna ve beyaz ekmek gibi işlenmiş yiyecekler, bağırsaklarda yeterli hacim oluşturmaz. Dr. Çoruhlu, bu yiyeceklerin bağırsaklarda çöp olarak kalmadığını ve hızla kana karıştığını belirtiyor. Özellikle kabuklu pirincin önerilmesinin sebebi, daha zor sindirilebilmesi ve bağırsaklarda bir miktar hacim bırakabilmesidir. İşlenmiş yiyeceklerin genellikle kendilerinin “çöp” olduğunu söyleyen Çoruhlu, bu tür besinlerin sindirilmeden kalan kısmının az olduğunu vurguluyor. Oysa sebzelerle beslenildiğinde, sindirilmemiş ve bağırsaklarda kalacak hacim artar. Bu, bağırsak çeperine baskı yaparak dışkının atılmasını kolaylaştırır.